okunma
Enerji Petrol Gaz İkmal İstasyonları İşveren Sendikası (EPGİS), 20 Ocak Cumartesi gününden itibaren geçerli olmak üzere motorine 1 lira 15 kuruş zam yapıldığını duyurdu. Zamla birlikte motorinin litre fiyatı 41 lirayı aştı. Bu, motorinin tarihinde ilk kez bu seviyeye çıkması anlamına geliyor.
Benzin, mazot ve otogaz fiyatları da yükselişe geçti. Benzinin litre fiyatı 40 lira 50 kuruşa, mazotun litre fiyatı 38 lira 50 kuruşa, otogazın litre fiyatı ise 25 lira 50 kuruşa çıktı. Akaryakıt fiyatlarındaki artış, sadece araç sahiplerini değil, tüm ekonomiyi etkiliyor. Zira akaryakıt, taşımacılıktan üretime, tarımdan turizme, her alanda önemli bir girdi kalemi oluşturuyor. Akaryakıt fiyatlarındaki yükseliş, enflasyonu, üretim maliyetlerini, tüketici harcamalarını ve tüketici güvenini doğrudan veya dolaylı olarak etkiliyor.
Akaryakıt fiyatlarına zam yapılmasının nedenleri neler?
Akaryakıt fiyatlarına zam yapılmasının temel nedeni, uluslararası piyasalarda ham petrol ve akaryakıt ürünlerinin fiyatlarının yükselmesi. Ham petrol fiyatları, küresel talebin artması, OPEC ve OPEC dışı ülkelerin üretim kısıntılarına bağlı kalması, ABD’nin İran’a yaptırımlarını sıkılaştırması, Venezuela’daki siyasi kriz ve Libya’daki çatışmalar gibi faktörlerle son bir yılda yaklaşık yüzde 50 arttı. Brent petrolün varil fiyatı, 2023 yılı başında 50 dolar civarında iken, 2024 yılı başında 80 doları aştı. Ham petrol fiyatlarındaki artış, akaryakıt ürünlerinin fiyatlarını da yukarı çekiyor.
Akaryakıt fiyatlarına zam yapılmasının bir diğer nedeni ise döviz kurlarındaki artış. Türkiye’de akaryakıt fiyatları, dolar cinsinden belirleniyor. Dolayısıyla doların değer kazanması, akaryakıt fiyatlarını yükseltiyor. Dolar kuru, 2023 yılı başında 3,5 lira civarında iken, 2024 yılı başında 5 lirayı geçti. Dolar kurundaki artışın nedenleri arasında, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artırımları, Türkiye ile ABD arasındaki siyasi gerilimler, Türkiye’nin cari açığı ve enflasyonu, yabancı yatırımcıların Türk varlıklarından çıkışı ve jeopolitik riskler sayılabilir.
Akaryakıt fiyatlarına zam yapılmasının bir başka nedeni de vergilerin yüksekliği. Türkiye’de akaryakıt fiyatlarının yaklaşık yüzde 60’ını vergiler oluşturuyor. Akaryakıt fiyatları üzerinde Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ve Katma Değer Vergisi (KDV) uygulanıyor. ÖTV, akaryakıt fiyatlarındaki değişimlere göre sabit veya değişken olarak belirleniyor. KDV ise akaryakıt fiyatlarına ve ÖTV’ye eklenerek hesaplanıyor. Vergilerdeki artışlar, akaryakıt fiyatlarını doğrudan etkiliyor.
Akaryakıt fiyatlarına zam yapılmasının önlenmesi için ne yapılabilir?
Akaryakıt fiyatlarına zam yapılmasının önlenmesi için, hem uluslararası hem de ulusal düzeyde alınabilecek bazı önlemler bulunuyor. Uluslararası düzeyde, ham petrol ve akaryakıt ürünlerinin fiyatlarını etkileyen faktörlerin izlenmesi, OPEC ve OPEC dışı ülkelerle işbirliği yapılması, alternatif enerji kaynaklarına yönelinmesi ve enerji verimliliğinin artırılması gerekiyor. Ulusal düzeyde ise, akaryakıt vergilerinin düşürülmesi veya sabitlenmesi, döviz kurlarının istikrarlı tutulması, yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının artırılması ve enerji tasarrufu yapılması öneriliyor.
Akaryakıt fiyatlarına zam yapılmasının sürücüleri nasıl etkiliyor?
Akaryakıt fiyatlarına zam yapılması, sürücüleri hem maddi hem de psikolojik olarak olumsuz etkiliyor. Akaryakıt fiyatlarındaki artış, sürücülerin bütçelerini zorluyor. Sürücüler, akaryakıt harcamalarını azaltmak için araç kullanımını kısıtlıyor, toplu taşıma araçlarını tercih ediyor veya akaryakıt tasarrufu sağlayan araçlara yöneliyor. Akaryakıt fiyatlarındaki artış, sürücülerin tüketici güvenini de düşürüyor. Sürücüler, akaryakıt fiyatlarının daha da artacağı endişesiyle geleceğe yönelik planlarını erteliyor veya vazgeçiyor. Akaryakıt fiyatlarındaki artış, sürücülerin yaşam kalitesini ve mutluluğunu da olumsuz etkiliyor.
Yorumlar
0 yorum